bugün, cumartesi anneleri, 501. kez galatasaray meydanı’nda sessiz çığlık eylemi için toplandılar. çok az sayıda insan vardı çevrelerinde. geçen hafta (500. hafta) yazmak istemiştim. oysa takvim günlerinde yapılanlar, sıklıkla, bir tür vicdan yıkama eylemine ya da girişimlerine, toplu tapınma ayinlerine dönüşür. 500. hafta da böylesi bir görüntü verdi. uyarılara rağmen konuşmaların ardından alkışlayanlar oldu. hatta slogan atanlar. yani kitlenin bir kısmı, oradaki eylemin bırakın ruhunu şeklinden dahi haberdar değildi.
bugün, 501. haftada 500. haftada gerek twitterda gerek kayıp yakınlarının konuşmalarında dile gelen kısa cümle ve cümlecikleri bir araya getirerek bir tür trajedi kolajı oluşturmaya çalıştım.
“kayıplarla ilgili geçmişten bugüne bütün görevliler, hükumet yetkilileri, failler gibi suçludur; suça ortaklık etmektedirler.”
“suçlular, devlet aygıtlarından biri olan yargı nezdinde muhakeme edilmeseler bile tarihte çoktan yargılandılar; çünkü vicdan tarihtir.”
"gözaltına aldıkları 18 yaşındaki bir gencin 2 kg. ağırlığındaki kemiğini 18 sene sonra bir kuyunun dibinde bulduk."
"burada tek resim var: kayıp!"
"499 hafta evrensel hukuk işletilsin dedik. adalet talep ettik. 500. haftada da çığlığımız aynı: adalet!"
"failler belli, bırakın cezalandırmayı terfi ettiriliyorlar."
"babamın kemiklerini istiyoruz."
anne(m) konuşuyor: "adalet, hepimize lazım, polisler dahil."
"devlet, 30 yıldır yalan söylüyor. kemiklerini buluncaya kadar devam edeceğiz."
"kaybedenler, kaybedecek!"
“galatasaray meydanı'nda gözaltında kaybedilmelere karşı ilk oturma eylemi: 27 Mayıs 1995"
"kürtler ne mi istiyor? bazen sadece cenazelerini."
“eline bir karanfil alıp git... kendi çocuğunun, bütün çocukların geleceği için…”
“boş mezara ağıt yakılmaz… cumartesi annelerinin acısı, öfkesi zaman aşımına uğramıyor…”
“bir mezara ağıt bile yakamadan yas tutmak....”
BenimAnnemRoboski
BenimAnnemDersim
BenimAnnemGezi
BenimAnnemLice
BenimAnnemCmrtesi
BenimAnnemDersim
BenimAnnemGezi
BenimAnnemLice
BenimAnnemCmrtesi
“berfo ana!”
Dün gece gördüm düşümde
Seni özledim anne
Elin yine ellerimde
Gözlerin ağlamaklı
Gözyaşlarını sildim anne
Camlar düştü yerlere
Elim elim kan içinde
Yanıma gel yanıma anne
İki yanımda iki polis
Ellerim kelepçede
Beni bul beni bul anne
Dün gece gördüm düşümde
Seni özledim anne
Gözlerinden akan bendim
Düştüm göğsüne
Söyle canın yandı mı anne
Camlar düştü yerlere
Elim elim kan içinde
Yanıma gel yanıma anne
İki yanımda iki polis
Ellerim kelepçede
Beni bul beni bul anne
Ahmet Kaya
“Ben de sizler gibiyim analar
Benim kalbim de yas dolu ölüm dolu Gülüşlerinizi öldüren kanla” Pablo Neruda
vicdanınıza selam...
v. metin bayrak, 1 kasım 2014, istanbul
|